Bu hastalığın histopatolojik görünümü bazı hallerde şahıstan şahıssa değişiklik gösterebilir. Fakat genellikle, givosiste dişeti epitel tabakalarında bazal tabakadan itibaren keratin tabakasına doğru olan normal hücre olgunlaşmasında bir bozukluk vardır. Buna rağmen esas defektin bağ dokusunda olduğu ve bu nedenle, epitelin beslenmesinde bir eksikliğin meydana geldiğini iddia edenler olmuştur. Büllü kronik deskuamatif gingivitiste dişeti bağ dokusu içinde iltihaplı bir ödem, fibrin ve lökosit’den zengin bir eksüda dikkati çeker. Epitel-bağ dokusu birleşiminde geniş subepitelyal büller vardır. Bu sahalarda bazal membran harap olmuştur. Rete pegsler daha kısadır bunun üzerindeki bazal membran tabakasında hücrelerarası ödem mevcuttur; fakat daha yüzeyel epitel tabakalarında bir değişiklik yoktur. Bazı gingivosis vakalarının mikroskobik muayenesinde, bazı sahaların epitelin mevcut olduğu yerlerde ise hücrelerarası köprülerin yokluğu, hücre hudutlarının belirsiz bir hal aldığı ve hücrelerin genellikle vakuollü olduğu görülmüştür. Bazı vakalarda da epitel ve ağ dokusu içerisinde ödemli veziküller bulunmuştur. İltihap hücrelerinde ise çok az ve etrafa dağılmış bir manzarada rastlanmıştır.
Tedavi: Gingivosiste tedavi esasları şunlardır:
1—Ağız hijyeni standartlarını en yüksek seviyede tutmalıdır.
2—Hidrojen peroksit gibi irkiltici ilaçlardan sakınmalıdır.
3—Hasta, iyi ayarlanmış bir gıda rejimine tabi olmalıdır.
4—Hastanın, doktoru tarafından nörotik ve hormonal bir tedavi altında tutulması iyi neticeler vermiştir.
5—Östrojen ve kortikosteroidlerin yerel olarak Orabase ile beraber tatbikinin lezyonları iyileştirdiği görülmüştür. Tek başına Orabase’ın yerel tatbiki bile epitelizasyonu teşvik etmektedir.
6—Bu gibi hastalarda epitel üzerinde geniş yara yapabilecek operasyonlardan kesinlikle kaçınılmalıdır.
Yanıt Bırak